4 Ocak 2011 Salı

Hoşcakal Burak Bıyıktay...

Herşeyden önce Burak Bıyıktay'ın görevden alınmasıyla birlikte basketbol şubesindeki vizyonsuzluğun değişeceğini umamayacağımızı belirtmek gerek. Burak Bıyıktay'ın yerine kim gelirse gelsin, biz senelerdir izlemeye alışkın olduğumuz filmi izlemeye devam edeceğiz. Belki bir süre gözler boyanacak ancak film hep aynı son ile bitecek.

Evet, basketbol şubesinin en büyük sorunu yönetiliş şeklidir. Aynı filmi bize birçok kez izletmiş insanlar bu şubeden gitmedikçe ve mantalite değişmedikçe yol da katedilemez. Ancak tüm bunların oluşu, Burak Bıyıktay'ın coach'lukla alakalı birçok yanlış yaptığı gerçeğini de değiştirmez. Galatasaray maçından sonra bu kadrodan şampiyonluk bekleniyor diyerek, beklentileri eleştiren coach'a 16 sayıdan verilen Hemofarm maçı, Avrupa'da yaşanılan hayalkırıklıkları veya Tofaş maçı hatırlatılılmalıdır. Kendisi iyi niyetlidir, sıkı bir BEŞİKTAŞlıdır. Bunlara katılmamak mümkün değil ancak her zaman iyi BEŞİKTAŞlı olmak, BEŞİKTAŞ'a faydalı olmak anlamına gelmiyor...

Her ne kadar coach'luğunu eleştirsek de, yıllarca şubemize emek vermiş birinin gidişini kutlayacak da değiliz tabii ki. Her ne olursa olsun yıllardır harcadığın tüm emekler için teşekkürler Burak Bıyıktay. Yolun açık olsun...

Hiç yorum yok: