30 Eylül 2011 Cuma

3 Puanlık Oyun, Puansız Skor...; 2-1

Maçtan önce 1 puana razı olan bizler, ilk 13 dakikada rakibin üzerimizde baskı kuramamasından ve golü bulmamızdan sonra 1 dakikalığına da olsa galibiyet hayali kurduk. Ancak kendi liginde olduğu gibi, bizden puan almak için de en büyük şansı köşe vuruşları ve taç atışları olan Stoke City, bu artısını iyi kullandı ve çok geçmeden eşitliği sağladı.

Karşılıklı gollerden sonra ilk yarının sonuna kadar göze hoş gelen futbolu oynayan da, orta sahada görmeye alışkın olmadığımız kadar güzel paslaşmayı yapan da bizdik. Uzaktan şutlar dışında tehlikeli atak bulamasak da rakibe ezilmemek ve bunu yaparken iyi oynamak keyif vericiydi.

Aynı tablo ikinci yarının başlarında da devam etti. Sahanın hiç bir yanında, maçın hiç bir anında rakibe ezilmiyorduk. Hatta daha iyi pas yapıyor ve oyunun kontrolünü nispeten elimizde tutuyorduk. Ancak 61.dakika itibariyle 3 oyuncu değiştirme hakkını kullanan Stoke City, maçın gidişatını değiştirmek için bir şeyler denerken, biz ilk 11'imizle devam etmeyi tercih ettik. Haliyle, yavaş yavaş oyundan düşmeye başladık. Bu süreçte Stoke City yavaş yavaş etkinliğini arttırmaya başladı. Topları direkten döndü, daha çok şut çekmeye ve üzerimize gelmeye başladılar. Ernst değişikliği ile 'nihayet' dedikten 2 dakika sonra ise ucuz bir penaltı ile 2-1 öne geçtiler. Takdir haklarını maç boyu rakipten yana kullanan Fransız hakem, penaltıyla da kötü yönetiminin üzerine mum dikmiş oldu böylece.

2-1'den sonra hemen Holosko değişikliği yapılsa ve biz kalan 13 dakikada nispeten hareketli gözüksek de bu gol bulmak için yeterli olmadı. Maç da 2-1 mağlubiyetimizle sonuçlandı.

Bu maçtan akıllarda kalan ise Carvalhal'in bizim adımıza güzel oyunun devamını sağlamak için gerekli hamleleri bir türlü atamamasaydı. Rakip 3 oyuncu değiştirmişken, 75.dakikaya kadar aynı ilk 11 ile oynamak ve takımın oyundan düştüğünü görememek büyük handikaptı. Bir diğer handikapımız ise yan toplarda etkili rakibi, kanatlara inerek geçmeye çalışmamızdı. Quaresma her ne kadar sezonun en iyi performansını gösterse de, ne yazık ki kanatlardan sonuca gitmeye çalıştığımız için tüm çabası boşa çıktı.

Günün sonundaki teselliler ise İsrail'den gelen beraberlik haberi ve takımın maçın genelinde oynadığı pozitif futboldu. Pozitif futbol her ne kadar bize bu maçta 1 puan dahi kazandırmasa da takımın böyle zorlu bir deplasmanda bu kadar güzel oynayabilmesi, Kiev deplasmanı öncesi hepimizi umutlandırdı...

Son olarak; Hep böyle oynayın, canımızı verelim...

Maç ile ilgili sayfalar: Avrupa'da BEŞİKTAŞ I (İstatistikler) - Avrupa'da BEŞİKTAŞ II (Yıllara göre maç dağılımı) - 2011/2012 Avrupa Ligi - 2011/12 İstatistikler

Hiç yorum yok: