İlk 11 açıklandığında maçın gidişatı ne yönde olacak az çok anlayabiliyoruz artık. Misal, Holosko-Nobre ikilisiyle gol bulmamızın zorlaşacağını düşünenler yanılmadı. Holosko, Quaresma'nın yokluğunda rakibin açık oynayacak olması nedeniyle doğru tercih gibi dursa da, 90 dakika boyunca hiç birşey yapmaması kimseyi şaşırtmadı muhtemelen. O kadar etkisiz ve isteksizdi ki, ilk yarıda yakalanan bir gol pozisyonunda topa bile hareketlenmekte geç kaldı. Sahada dolandı durdu ve şaşırtıcı şekilde 90 dakika sahada kaldı.
Nobre ise yetenekleri sınırlı bir adam. Ancak en azından Holosko'dan daha istekli. Yine de sağlam bir Bobo'nun bu maçta oynaması daha doğru olacaktı. Sakatlığı buna izin vermediyse sorun yok, ancak oynayabilecekken 'rotasyon' nedeniyle maça yedek başladıysa bu büyük bir yanlış. Tüm bunların yanında, Hilbert'in gerçekten iyi oynadığını ve sağ kanadı maç boyunca çok iyi idare ettiğini, sürekli git gel yaparak hücumda da etkili olduğunu es geçmeyelim.
Schuster'in seçimleriyle ilgili yanlışları burada da bitmedi. Golden sonra Guti ve Ernst'e daha çok ihtiyacımız olan bir süreçte önce Guti 68.dakikada, sonra Ernst 78.dakikada kenara alındı ve topu ileri taşımakta, son bölgeye atmakta zorlanan takım iyice kısırlaştırıldı. Buna rağmen son dakikalarda pozisyonlara girmemize rağmen golü bulamadık ve sahadan mağlup ayrıldık. Her ne kadar bazı oyuncu seçimi hataları olsa da, maksat burada gördüklerimizi yazmak. Mağlup olduğumuz çığırtkanlık yapmak değil.
Eksiklerimiz, Perşembe günkü maçın yorgunluğu ve haliyle yapılan rotasyon bu maçın gidişatında fazlasıyla etkili oldu. Milli Takım arasından bu yana birçok zorlu maça çıkıp, pozitif sonuçlarla sahadan ayrılmıştık. Bu yenilgi de olmasa çok iyi olacaktı, ancak birçok maçtan yüzümüzü güldürerek çıkan bu takımın Trabzon deplasmanında eksikleri varken ve yorgunken aldığı yenilgiye fazla takılmanın manası yok. Bu süreçte gösterdikleri özveri, birçok maçta oynadıkları pozitif oyun ve sonuçlar mutlu olmak için kafi...
Yalnız maçı baştan sona yatarak geçiren Trabzonsporlu oyuncuları ve maçın kontrolünü ilk dakikalarda kaybederek birçok yanlış karar veren, Egemen'in Guti'nin diz kapağına attığı tekmeyi dahi es geçen Kuddusi Müftüoğlu'nu Allah'a havale etmeden de bitmemeli bu yazı. Egemen, Burak ve Teofilo, adam değilsiniz...
Otobüslerle ilgili son anda problemler çıkmasına rağmen uçakla Trabzon'a giden ve çevre illerden gelen BEŞİKTAŞlılarla iyi bir sayıya oluşan taraftarımıza da helal olsun...
Maç ile ilgili sayfalar: BEŞİKTAŞ vs Trabzonspor - 2010/11 Süper Lig'de BEŞİKTAŞ - İstatistikler 2010/11
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder