Peki sonra ne oldu? Mustafa Denizli el frenini çekti. Nihat ve Bobo oyuna dahil edildi. Bobo'nun oyuna alınmasına yine bir itirazım yok. Ancak Bobo bugün iyi oynayan Nobre'nin yerine değil yanına ek takviye olarak alınmalıydı. Nihat oyuna giren diğer bir isimdi. Peki o ne yaptı? Bu sezon başından beri yaptığını; hiç. İlk 45 dakikada efektif olan hücum hattının değiştirilmesiyle ileride istediklerimizi bir türlü yapamadığımız bir ikinci yarı izledik. Ve bunda en büyük sorumlu Mustafa Denizli.


Ferrari maskesiz döndü. İlk yarıda bazı pozisyonlarda uzun süredir oynamamasının verdiği hamlıkla bazı yanlışlar yaptı ama ikinci yarıda toparladı kendini. Ekrem, ilk 20 dakikada 90 dakika boyunca yapılmayacak kadar pas hatası yaptı ama daha sonra o da kendini toparladı. Tello iyi mücadele etti ama neden kornerleri ön direğe kesmekte ısrar etti bilmiyorum. İbrahim Üzülmez mücadelesiyle beni mest etti. Toraman da fena değildi. Fink-Ernst görünmeden işleyen adamlar olduğu için 'iyilerdi' denilir genelde bu ikiliye.

Bize yaramayan bir skorla biten ama son golü biz attığımız için hüzünlü kapamadığımız bir maç oldu. Şampiyonluk yolundaki iddiamız gittikçe azalıyor. Çıkmadık candan ümit kesilmez tabii, sonuna kadar hayaller kuracağız, o Allah'ın emri...
Bu arada unutmadan... Başkan maçta mıydı? Şeref tribününe kendi girmeyip, karısıyla kızını yollayan ilk başkan olarak tarihe geçti herhalde kendisi. E ama tabii, yetmez be Demirören...
Maç ile ilgili sayfalar: Derbiler 2009/10 - BEŞİKTAŞ vs Galatasaray - 2009/10 Süper Lig'de BEŞİKTAŞ - İstatistikler 2009/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder