Yeni transferlerimiz çağrıldı, teknik heyet onurlandırıldı. Ardından Catania sahaya çıktı, Orhan Şengürbüz için saygı duruşunda bulunuldu ve maç başladı. Maç iki takım adına da pozisyonlarla başladı. Daha 2.dakikada onlar, ardından gelen 5-6 dakikada biz bir pozisyondan yararlanamadık. Derken 31.dakika bir yan top ve top ağlarımızda. Golden sonra bir tehlikeli pozisyon daha yaşadık başka bir yan topta. Ben bunu Ferrari-Sivok anlaşmazlığına veriyorum. Zamanla daha iyi olacaklar umarız.
İkinci yarı Bobo-Holosko-Tello-Yusuf dörtlüsü sahadaydı. Holosko ve Tello'ya tezahurat yapıldı karşılığı alındı. Yusuf'a tezahurat yapıldığında maç başlamıştı, cevap veremedi. Bobo'ya ise sevgi gösterisinde bulunulmasına rağmen Bobo bize cevap vermedi. Can sıkıcı bir durumdu açıkcası...
Tribün dale'yle coşarken, bir çift vuruşta golümüz geldi. Ardından yine orta alan mücadelesinin ağırlıklı olduğu bir maç izledik. Hiç bir gerginlik olmaması, 1-2 faul dışında sertlik olmaması, iki takımın da sakat vermemesi güzeldi.Eski Açık-Yeni Açık'ta toplam 500-600 kişi vardı herhalde. Yeni Açık 2.katta 70-80 kişilik bir grup vardı. Ne zaman baksam elleri kolları havada, bir şeyler söylüyorlardı ancak sesleri bize ulaşmıyordu doğru dürüst. Aslında onları karşılıklı tezahurat ile onore etmek lazımdı... Kapalı kombinelerin de geçmesiyle tamamen dolu olmasa da, iyi bir kalabalık vardı.
İlk hazırlık maçımızı öyle böyle atlattık... Bundan sonraki hazırlık maçları çok daha keyifli, çok daha ilgi çekici olacak, orası kesin... Yine de güzel bir gece yaşandı Dolmabahçe'de. Hele hele benim bu yaz ki İnönü'deki son maçım olduğunu düşünürsek...
3 yorum:
Yeni açıktaki tezahurat yapanların yarısı turistti ve gayet güzel hollandalı bacılarımızdı. Bir ara turistlerle karşılıklı siyah-beyaz bile yaptılar:) Onlar adına güzeldi ama keşke kapalıya gitselermiş.
Ben de cikista Kapali'nin onunde bir 15-16 yaslarinda kiz grubu gormustum. Zenci de vardi, sarisin da vardi. Sanirim ayni turist kafilesiydi. Kafalarinda Besiktas bantlari, bazilarinda atkilar vs vardi. Guzel gozukuyorlardi.
bu oyuncu çağırma ritüelini hiç sevemedim. gereksiz bence. en son, ali tandoğan "beni çağırmadılar" diye yakınarak gittiğinde her şeye rağmen içim acımıştı. ya topluca çağıracaksın maçtan önce, ya hiç.
Yorum Gönder