5 Mayıs 2010 Çarşamba

Bu Takıma Ne Dense Az - Yarı Finaldeyiz!; 73-81

Bu serinin geçilmesinin tam olarak ne anlama geldiği serinin son maçının bitiminden yaklaşık 3 dakika sonra kaptan Haluk Yıldırım'ın röportajda söyledikleriyle iyice gözler önüne serildi. Kaptan, sesi titreye titreye binbir zorlukla uğraştıklarını ve bu problemlerin hala bitmediğini söyledi. Tek istedklerinin destek olduğunu belirtti ve takım arkadaşlarına ona saygı duyup, onun önderliğinde kenetlendikleri için teşekkür etti.

Bu takım ve bu teknik heyet seri boyunca bir onur mücadelesi vermiştir. Bu kulübü yönetenlerde dahi olmayan bir duruş sergilemişlerdir. Bu takımın her bireyi karakter sahibi, profesyonellikten nasibini fazlasıyla almıştır. Ve bu takımdaki bireylere her ne denirse densin azdır. Onları anlatmak için yetmez.

Sezon içinde ve bu seri boyunca kızdığım anlar oldu bu takıma. Hatta bir maçtan sonra acımasızca eleştirdiğimi de hatırlıyorum. Ancak her kızgınlığımdan kısa bir süre sonra aslında büyük bir özveriyle oynadıklarını hatırladım. Ben hatırlamasam, onlar hatırlattı ve bugünlere kadar gelindi.

Bu duygusal girişi geçtikten sonra biraz da maçtan konuşalım. İlk periyot sonunda 6/9 üçlük isabeti tutturan ve bu yüksek şut yüzdesi sayesinde suni bir fark yaratan Telekom ilk 10 dakikayı 30-16 önde kapadı. Ancak maçın kalan 3 periyotunda sırasıyla 14-18-11 sayı atabildiler. Şuta dayalı oynayan Telekom, bizim savunmamızdaki seviyenin yükselmesiyle ve onların şutlardaki şansının devam etmemesiyle darbe yedikçe yedi. Telekom'u savunmada durdurmak yetmezdi tabii, bir de hücumda etkili olmak lazımdı. Ki biz de 16 sayı ile biten ilk periyot sonrası daha derli toplu mücadele ettik hücumda.

Galatasaray maçı öncesi son anda takımda tuttuğumuz Newley, bu serinin kahramanı oldu. Maç başına attığı 22.3 sayı ne tür bir katkı verdiğini anlatmaya değer herhalde. İlk iki maçta erken faul problemine giren ve toplam 27 dakika sahada kalabilen Likholitov'un, faul problemine girmediği ve 30 dakika sahada kaldığı maçta yaptıkları da dikkat çekici; 17 sayı 13 ribaund. Kaptan Haluk normal sezonda izlemeye alıştığımız resitallerinden birini sundu bize bu ikilinin yanısıra. İkinci maçın yıldızlarından Cevher iyi bir katkı verdi. Muratcan, kötü başlanan maçta hücumdaki ilk sesimiz oldu. Fletcher ve Adem aldıkları kısıtlı sürede birşeyler yapmaya çalıştılar. İlk maçın kahramanı Perry ise oynamaktan çok oynattı son iki maçta takımı. Sayısız tamamladı üçüncü maçı, sadece 1 şut kullandı zaten. İlk iki maçta normal sezondaki formunun altında kalan Engin ise skor olarak aşırı bir katkı vermese de, 6 asist ile kıpırdandı biraz.

Ve artık yarı finaldeyiz. Rakip sadece bu ligin değil, Avrupa'nın en iyi kadrolarından birine sahip. Ki seriye de 1-0 önde başlayacaklar. Bizim tarafta ise ulaşılabilecek en iyi yerde olmanın rahatlığı olacak illaki. Bu oyuncular fazlasıyla görevlerini yerlerine getirdiler çünkü...

Maç sonu Burak hoca'nın dediğine göre seri Cuma günü başlayacakmış. Futbol maçımızla çakışması olası. Ancak benim şahsi tercihim kesinlikle basketbol maçımız olacak bu durumda. Umarım 18-20 gibi bir saate konabilir iki maç da, ikisine birden yetişebiliriz. Yoksa tercih Ayhan Şahenk Spor Salonu'ndan ibaret olacak.

Tüm oyuncularımıza ve teknik heyetimize tekrar tekrar teşekkürler bu güzel başarı için...

İstatistikler
Brad Newley 21 sayı 1 ribaund 4 asist
Fedor Likholitov 17 sayı 13 ribaund
Haluk Yıldırım 12 sayı 5 ribaund 2 asist
Cevher Özer 11 sayı 4 ribaund 4 asist
Engin Atsür 9 sayı 3 ribaund 6 asist
Muratcan Güler 7 sayı 2 ribaund 1 asist
Kevin Fletcher 2 sayı 2 ribaund
Adem Ören 2 sayı
Marque Perry 0 sayı 6 ribaund 3 asist

Maç ile ilgili sayfalar: Basketbol 2009/10

Hiç yorum yok: